18 Mayıs 2020 Pazartesi

Kar Şiiri'nden Mülhem Mırıldanışlar

Alfred Sisley  – Winter In Louveciennes, 1878
kar gökten inince 
anladık tenezzülünü hazretin
bir seni anlamak güçleşti şair
yanmak ile donmak ayrı kalıplar içindeyken
bilmek ile olmak ya da duymak ile işitmek
yahut görmek ile bakmak farklı mefhumlarken
anladık da tenezzülünü hazretin 
bir seni anlamak güçleşti şair!

tane tane değil bir bütün
ayrıksı değil belki seyrek dağınıklık
bağımlı değil bence bağlı
susmuyor tenezzülüyle zihnimde
durmuyor teşekkülüyle tasavvurumda
hadi anladık da tenezzülünü hazretin 
bir seni anlamak güçleşti şair!

matematiksel hesaplara boyun eğme
klişe kanun hükmüne çıkartma cür'etinde bulunulmuş varsayımlara ise hiç
mütereddit newton saygı duya artık albert'a
pervasız popper biraz da ola mütevazi
kemmiyyete değil keyfiyyete verile ihtimam
tebarüzden öte tevarüs mü muhterem?
tanrısallaştırılan vecizeler ile
hor hakir görülen yüreklerin 
hiç mi olmayacak meydan savaşı
hiç mi pembe panjurlu evi göremeyeceğiz
hiç mi görüp de emin olamayacağız
değişmez ise yasası 

kendiliğinden vazgeçmiyorken 
benden mi bekliyor vazgeçmemi kendiliğimden
yok mudur bir tevili bile buncasının
hadi anladık da tenezzülünü hazretin
bir seni anlamak güçleşti şair!

bu dizedir deyip sununca önümüze 
bu tefekkürdür deyip mıhlayınca şerhimize
bu tecellidir deyip dayatınca göğsümüze
empati mümkün olsa dahi imkanı yok kabulün

serip serpilen serdedilen bir beyandır seninki
ihdas etmişler tarih içinde kodeks adıyla
intihal dolu insan geçmişiyle
ihtimal dolu evren açmazıyla
onun için yağınca kar gökten önüme, saçıma, elime
hadi gayrı anladık da tenezzülünü hazretin 
bir seni anlamak güçleşti şair!


(not: yukarıdaki şiir 18.05.2020 tarihinde tarafımca kaleme alınmıştır. bugün 16.11.2021. yukarıdaki şiirin ilham kaynağı olan "kar şiiri"nin şairi A.Sezai Karakoç bugün vefat etti. rahmet olsun...)

"ölürse ten ölür/ canlar ölesi değil..."


17 Mayıs 2020 Pazar

zangırdıyor "sinn"im

Gerrit van Honthorst, The Tooth Puller, 1628

bir yay bir ok bir kudret
oku geren bir fail yahut belki de katil
atmaya gayret ediyor ne varsa elinde avucunda oka benzer
ama attığı değil bilinçaltı zira kusuyor her gece
tam olarak rüyasının göbeğine
alt katmanlarının en dibinde, dibinin dibinde
her ne var ise

fırlattığı söz değil kelam değil
dili kesilse de çare hiç değil
hapşuruverir zira öksürmese de
zihninden taşarcasına her kelime
onun için hayırlı olsun size
onun için mübarek olsun bize
sizden bize gelesiye bir bütün halinde
tutamaçlarıyla ahtapotumsu lakırdılar
sizden bize gelesiye bir çöplük halinde
memleket kurtaran, insanı abad eden
imarı mamur, beyti şâd eden tasfiye

ben hala atamadım bilinçaltımdaki çöplükten tek kıymık
verilseydi nemrut olmak imkanı
belki de atar gibi ibrahim'i ateşe
hazırlık yaparcasına nümâyîşe
ben de bir rüya kurgulardım en estetik en kusursuzca
ve o ateşe
uyumak ya da sarhoş olmak mancınığıyla
atıverirdim bilinçaltımı
hadi bakalım kusuyor musun yanıyor musun
belalı düşünce

ama gelgelelim olmadı böyle bir lütuf ya da ikram
öylece kalıverdi sönmez ateş, istifra edilmez madde
madde mi ondan bile değilim emin

onun için bir dişçi çekiyormuşçasına dişlerimi kökünden
soğuk en soğuk iklimlerde geziniyormuşçasına
zangırdıyor "sinn"im
yaşım ondan belli olsun da bana demek görevi düşmesin diye
işte ondan zangırdıyor haşmetli istençle "sinn"im!